|
Oslo Opera Binası |
Efendim Merhabalar,
bir önceki yazımda Norveç'in tarihini, ekonomik yapısını ve siyasi görünümü ifade yazan
bir yazıyla karşınızdaydım. Ülke hakkında temel bilgileri öğrendikten sonra asıl şimdi Oslo seyahatimin detaylı bir şekilde payl
aşımını yapabilirim.
Öncelikle Oslo'yu bir tanıyalım...
Oslo Hakkında Bilgiler
Norveç’in başkenti ve en büyük şehri olan Oslo, Kopenhag, Stockholm ve Helsinki’den sonra İskandinavya’nın dördüncü büyük şehri olma özelliğine de sahip. Norveç 5 milyon nüfusa sahipken, Oslo da yaklaşık olarak 900 bin nüfusa sahiptir. Norveç kıt kaynaklara sahip bir ülke iken, 1970’lerden itibaren petrol ve doğal gaz gelirleriyle süratle zenginleşmiştir. Dünyanın önde gelen petrol ve doğalgaz ihracatçısı ülkelerinden olan Norveç günümüzde kişi başına düşen milli gelir itibarıyla en zengin ülkeler arasındadır.
"En”lerin şehri Oslo da, dünyanın en pahalı şehirleri arasında da yerini alıyor. Yeşil tepeler, dağlar ve fiyortlarla çevrili Oslo’da 40 ada ve 343 göl bulunmakta. 1049 yılında Kral III.Harald tarafından kurulan Oslo, zaman içinde şehir Christiania ve
Kristiania isimlerini kullandıktan sonra 1925'te günümüzdeki adı Oslo ismini aldı.
|
The Vigeland Park |
100 yıl öncesine ait Hıristiyan gömüleri, Oslo Limanı’nda bulunan Akershus Kalesi, Vegeland Parkı’ndaki heykelleri, Viking gemilerini görebileceğiniz deniz müzeleri, tiyatro ve opera binaları ile yeşilin binalardan daha fazla olduğu, doğaya, kültür ve sanata saygı duyan bir şehir. Tarih, kültür, sanat ve doğa dörtlüsüne doyacağınız Oslo, kuzeyde bulunması nedeniyle elbette kışın oldukça soğuk bir şehir. Oslo’yu gezmek için en uygun aylar haziran, temmuz ve ağustos. Ben Temmuz ayında gitmeme rağmen bulunduğum süre içerisinde sıcaklık 12-17 santigrat derece arasında değişti. Bir günümü de yağmurlu geçirdim; fakat Türkiye'de bu kavurucu sıcaklardan uzaklaşabildiğim için şanslı ve mutluydum.
Oslo yaklaşık 50 müzeyi ve çok sayıda sanat galerisini bünyesinde barındırmaktadır.
Şehir merkezi çok büyük olmadığından genelde yürüyerek şehri dolaşabilirsiniz. Yorulduğunuz zamanda ise benim önerim tramvaya binip son durağına kadar gidip, başka bir tramvay veya otobüs hattıyla geri dönmek. Bu yöntem sizi hem dinlendirirken hem de yeni yerler görmüş olmanıza fırsat tanıyacaktır.
|
Oslo Pass, flytoget biletim ve Oslo haritam |
Bu kadar pahalı bir şehirde nasıl gezilir, nasıl müzelere girilir, nasıl toplu araç kullanılır diye soruların tüm cevabı
Oslo Pass. Bir nevi hayat kurtaran bir sihirli değnek. Neden mi? Şehirdeki 30'dan fazla
müzeye ve görülmesi gereken mekanlara ücretsiz giriş, toplu taşıma araçlarıyla ücretsiz
yolculuk, eğer arabanız varsa belediye otoparklarına ücretsiz
park etme, ücretsiz
havuza girebilme, ücretsiz yürüyüş turu, 1,5 saatlik mini cruise
fiyord turu ve indirimli
restoranlar, bisiklet kiralama, geziler, konser biletleri ve benzeri birçok şeyi de Oslo Pass sayesinde indirimli bir şekilde yapabiliyorsunuz.
Öncelikle bu şehrin pahalı bir yer olduğunu bilerek gelmelisiniz ve ona göre de önlemlerinizi almanız gerekir. Gezinin en önemli kuralı enerjinizi kaybetmemek. Bunun içinde yemeden içmeden ödün vermemek gerekir. Mesele yarım litre suyun fiyatı 10 türk lirası civarında; lakin parklarda, meydanlarda ve musluklardan tertemiz su akıyor.
Tabi şunu da bilmek gerekir şehirde uygun alışveriş yapabileceğiniz yerler her zaman muhakkak vardır. Bunları önceden araştırmak gerekir. Ben yanımda gezi boyunca ihtiyaç duyabileceğim yiyecekleri ve meyveleri beraberimde getirdim. Tropikal meyve ve konserve balık fiyatları da Türkiye'ye göre daha ucuz olduğunu gözlemledim. Tamam bu şehir pahalı; ama önlemimi aldığım için herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadım.
Oslo'da yaşadığım benim için ilginç olan olaylardan biri de, havanın saat 22.04 gibi kararmasıydı. Gün içerisinde